ŞİRKET ORTAKLARININ SİGORTALILIĞI VE ŞİRKET ORTAKLARINA MAAŞ ÖDENİP ÖDENEMEYECEĞİ - ZÜBEYİR ÜLGER |
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 53. Maddesinde“ 4. Maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sayılanlar , kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden dolayı, 4. Maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı bildirilemezler “ hükmi ile limited şirket ortaklarının kanunun 4/a kapsamında sigortalı olmalarının önü kapatılmış oldu. Ancak konunun değerlendirilmesinde kanunun yayımlandığı tarihten önce sigortalılığı bulunanlar, kanun yayımlandıktan sonra sigortalı olanlar, kendi şirketinde değil de başka bir şirkette sigortalı olup olmamaları durumlarına açıklık getirilmeye çalışılacaktır. >> devamı |
6111 SAYILI KANUN İLE GETİRİLEN SGK TEŞVİKİ - ELVAN AYDOĞDU |
31.12.2015 tarihine kadar işe alınan sigortalının İşveren hisseleri devlet tarafından karşılanacak. 6111 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ki halk arasında torba yasa olarak bildiğimiz bu kanun çok tartışılmış olsa da kimilerimiz için bir çok fırsatları da beraberinde getirmiştir. Bunlardan birisi de 2015 yılı sonuna kadar devam edecek olan yeni işe alınan her bir sigortalı işçinin işveren hissesinin işsizlik fonundan karşılanmasıdır. Tabi bunun içinde belirli şartların olması kaçınılmazdır. >>devamı |
GAYRİMENKUL ALIM SATIMINDA VERGİ MÜKELLEFİYETİ - ZÜBEYİR ÜLGER |
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesinin 1. fıkrasında; her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş, bu maddenin 2. fıkrasının 4 no.lu bendinde ise gayrimenkullerin alım satım ve inşa işleri ile devamlı olarak uğraşanların bu işlerden elde ettikleri kazancın ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır. >> devamı |
GENEL SAĞLIK SİGORTASI 01.01.2012 TARİHİ İTİBARİYLE ZORUNLU - SMMM ELVAN AYDOĞDU |
Genel Sağlık Sigortalılığının zorunlu olması ile birlikte Genel sağlık sigortalısı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde olmayanlar ile genel sağlık sigortalılığı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsü sona erenler, 31.01.2012 tarihine kadar gelir tespiti yaptırıp artık Genel Sağlık Sigortası kapsamına dahil olacak ve primlerini kendileri ödeyeceklerdir. >> devamı |
SEVK İRSALİYESİ - ZÜBEYİR ÜLGER |
213 sayılı Vergi Usul Kanunun 230. maddesinin 5 numaralı bendine göre "Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde SATICININ, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde ALICININ sevk irsaliyesi düzenlemesi zorunludur. Sevk irsaliyesi, bir malın mülkiyet ve zilyetlik haklarının faturadan önce devri anlamını taşıyan bir nevi teslim belgesi,satış sözleşmesi bağlamında hukuki bir belgedir. Mal tesliminde yaşanılan muhtelif itilafların çözümünde en temel dayanak belgedir.Bu bağlamda satıcı tarafından gerek alıcıya malın tesliminde,gerekse nakliyeciye veya alıcı adına hareket edenlere tesliminde sadece sevk irsaliyesinin düzenlenmesinin yanı sıra, detaylı bilgileri içerecek şekilde imzalanması da önemlidir.Detay bilgiden kasıt, imzalayanın yetkili olup olmadığı, nakliyecinin telefon ve plaka numaraları, nakliyecini düzenleyeceği taşıma irsaliyesindeki bilgiler ile sevk irsaliyesine yansıyan bilgilerin tutarlı olup olmadığı, değerli mal teslimlerinde taşıma sigortasının yaptırılması halinde bu poliçenin sevk veya taşıma irsaliyesinden önce düzenlenmiş olmasını ispat açısından teslim saatinin yazılması gibi, >> devamı |
KISMİ İSTİSNA KAPSAMINDAKİ TESLİMLER VE KDV BEYANI - ZÜBEYİR ÜLGER |
3065 Sayılı Katma değer Vergisi Kanununa bir bütün olarak baktığımızda, istisnaların kitabın 2. bölümünde ele alınmış olduğu ve bu istisnalardan uygulama da en çok karşımıza çıkanların ise tam ve kısmi istisnalar olduğu görülmektedir.Denetimlerimizde en çok karşılaştığımız ve dikkat edilmesi gereken hatalar, kısmi istisna kapsamında alınan ve satılan mal ve hizmetlerin muhasebeleştirilmesi, bu sırada karşımıza çıkan hesaplanan ve indirim konusu yapılan KDV’lerin durumu ile kayıtların KDV beyannamesine aktarılarak beyanı konularını içermektedir. Kısmi istisnalar ile tam istisnalar arasındaki en önemli husus, KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı, iade alınıp alınmayacağı ,gider ve maliyet olarak dikkate alınıp alınmayacağı aşamalarıdır. >> devamı |
HURDA METAL TESLİMLERİNDE KDV TEVKİFATININ DÜNÜ VE BUGÜNÜ - ZÜBEYİR ÜLGER |
Katma Değer Vergisi kanununun 9.maddesi ile Maliye Bakanlığına verilen yetki doğrultusunda , mükellefin Türkiye’de ikametgahının işyerinin, kanunu ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanların verginin ödenmesinden sorumlu tutulabilmeleri ile ilgili yasal düzenlemeler yapılabilmektedir. Bakanlık, kendisine verilen bu yetki doğrultusunda tekstil ve konfeksiyon sektörü ile hurda metal alımlarında sorumluluk uygulamasına ilişkin olarak 10 OCAK 1996 tarihinde 51 nolu KDV Genel Tebliğini yayımlayarak yürürlüğe koymuştur. Yazımızda hurda metal sektörünün 51 nolu tebliği ile başlayıp günümüze kadar devam eden tevkifat ve istisna konuları ana başlıklar halinde bir araya toplanıp özetlenecektir. >> devamı |
8+1 MİNİBÜS MÜ YOKSA OTOMOBİL Mİ? - ZÜBEYİR ÜLGER |
Maliye Bakanlığı son zamanlarda birçok yeni uygulama ile gündemde olup, yine kayıtlı mükellefin adeta ensesinde olduğunu hissettirmektedir. Yeni uygulamaların bir tanesi vergi mükelleflerine yazı göndererek 2007 yılının son üç döneminde KDV ödemeniz olmadığından dolayı, devir KDV beyan ettiniz diye görüşmeye çağırmakta, bu görüşmelerde aba altından sopa gösterircesine, mükellefler zorunlu beyana yönlendirilmektedir. Bu uygulamalar sürer iken, gündeme Motorlu Taşıtlar Vergi Dairesi Müdürlüklerince hazırlanan Özel Tüketim Vergisi Zıyaı hakkında düzenlenen inceleme raporları üzerine salınan vergiler ve cezalar oturmuştur. Oturma ki, ne oturma; >>devamı |
FORM BA-BS DÜZENLENMESİNDE AMAN DİKKAT! - ZÜBEYİR ÜLGER |
213 sayılı Vergi Usul Kanunu 362 ve son olarak 381 seri numaralı genel tebliğleri ile verilecek beyanname ve bildirimler içerisinde yer edinen ve bilanço usulüne göre defter tutan mükelleflerin 2007 yılı için KDV hariç 30.000 -YTL ,2008 yılı için KDV hariç 8.000-YTL’lik haddi aşan mal ve hizmet alımlarını Form Ba ,mal ve hizmet satışlarını ise Form Bs ile bildirme yükümlüğü getirilmiştir. Yoğun çalışmalarınız içerisinde yılın yorgunluğunu dahi atamadan düzenleyeceğiniz formların hazırlanması aşamasında sizlerin ve yardımcılarınızın dikkat etmesi gereken hususlar ve bizlere sorulan soruların başında gelen tek düzen hesap planında yer alan 7’li gurup hesaplardaki hangi kalemlerin dikkate alınıp alınmayacağı sorusuna cevap arayacağız. >>devamı |